CHP Genel Lideri Kemal Kılıçdaroğlu, İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Arnavutköy Kültür, Spor, Eğitim ve Hayat Merkezi Açılış Töreni’nde açıklamalarda bulunuyor. Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından öne çıkanlar şu biçimde:
- “İstanbul’a, İstanbullulara hizmet etmenin ne kadar değerli olduğunu hepimiz biliyoruz.
- İstanbul yıllarca ihmal edildi. İstanbul dünyanın en hoş kendi.
- Geçmişte kente rant gözüyle bakanlar, “Kupon topraklar bana sorulmadan kimseye verilmeyecek” diyenler İstanbul’dan elini ayağını çeksin.
- Arnavutköy’den az oy alıyor. Kabahat bizde. Siz gidip Arnavutköy’de vatandaşın sofrasına oturdunuz mu, çayını kahvesini içtiniz mi, kederini dinlediniz mi? Ankara’da oturduk, nutukları attık, Arnavutköy bize oy versin, diyoruz. Bunları yapmadık. Fakat artık yapıyoruz. Geleceğiz, oturacağız, helalleşeceğiz, kucaklaşacağız, ayrışmayacağız, birlikte olacağız. Adalet, hak, hukuk için birlikte olacağız.
- Kütüphanenin isminin ‘Cemil Meriç’ olması son derece pahalı. Bizim hak edene hak ettiğini verdiğimizi gösterir. Onun siyasi görüşüne değil, onun bizim edebiyatımıza yaptığı katkı açısından hiçbir ayrım yapmadığımızı gösterir. Bu beşerler bizim kültürümüzün, edebiyatımızın modülü.
- Diğer belediye liderlerini davet ediyoruz birden fazla vakit icabet etmiyorlar. Ayrımcılık bu ülkeden artık silinmeli. Sayın liderim siz üstünüze düşen vazifesi yapıyorsunuz ve yapmaya da devam edin. Bizim kültürümüzü, bizim inancımızı, bizim ideolojimizin ne olduğunu onlarda artık öğrenmeliler. Biz Yunus’un ideolojisinden, Ahi Evran’ın, Mevlana’nın, Horasan erenlerinin ideolojisinden geliyoruz. Biz ayrımcılık yapmayız, kimseye kin tutmayız. Siyaset başka, insanlık başkadır.
- Belediye başkanlarıma ‘Fakir mahallelerden başlayarak hizmet götüreceksiniz’ dedim. Arnavutköy’de bunlardan birisi. Bir manada İstanbul’un varoşu olarak tanımlanır. İstanbul farklı Arnavutköy farklı. İstanbul’un yarattığı bütün bedellerden Arnavutköylülerin de yararlanması lazım.
6’LI MASA AÇIKLAMASI
- Bizim vazifelerimizden birisi yoksulun fukaranın hakkını korumaktır. Yoksulun fukaranın hakkını korursanız toplumsal devlet olur. Hiçbir konutta gelecek telaşının olmadığı bir Türkiye inşa etmek istiyoruz. Biz bu inşa olayını yalnızca CHP olarak değil 6 siyasi parti bir ortaya gelerek bunu yapmak istiyoruz. Sorun bir Türkiye meselesidir. Ayrışan Türkiye istemiyoruz. Kucaklaşan bir Türkiye istiyoruz. Varsa yanlışları yanılgılarıyla yüzleşme hamaseti gösteren bir Türkiye istiyoruz. Birlikte yaşamak istiyoruz. Bu türlü bir Türkiye 6 başkanın de isteğidir. Bu çerçevede hareket ediyoruz.
- Canımızı acıtan şudur. Alt gelir kümelerinden üst gelir kümelerine inanılmaz kaynak transferi oluyor. Toplumsal devlet, yoksulun, fukaranın yanında duran devlet demektir. Kur Muhafazalı Mevduat diye bir olay yapmışsanız, 6 ayda bu mevduat sahiplerine ödediğiniz para 75 milyar 600 milyon lira. Bu hazineden çıkan para. Bir de Merkez Bankası’ndan çıkan var. 170 milyar lirayı bir avuç bireye veriyorsunuz. Biz bunu kabul etmiyoruz.”
AYRINTILAR GELİYOR…